‘Yenidoğan Çetesi”ne ait tartışmanın uzaması sonucu mahkeme başkanı duruşmayı başlatmadan ara vererek salonun boşaltılması istedi.
Türkiye’nin gündemine oturan “Yenidoğan Çetesi”ne ait soruşturma kapsamında iddianame hazırlanmıştı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hazırladığı iddianamede, ölen 10 bebek maktul, 5 kişi müşteki, Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğü cürümden ziyan gören, 19 hastane ve sıhhat şirketi malen sorumlu, 47 kişi de kuşkulu olarak yer almıştı.
Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada ağır güvenlik tedbirleri alındı. Adliyenin büyük duruşma salonunda yapılan duruşmaya Türkiye Barolar Birliği de dahil olmak üzere çok sayıda vilayetten baro gözlemcileri katıldı. Salonun yetersiz kalması avukatlar ve mahkeme başkanı arasında tartışmalara sebep oldu. Tartışmalar sebebiyle duruşma şimdi başlayamadı.
İddianamede, şüpheliler Fırat Sarı ve İlker Gönen’in 10 sefer “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “nitelikli dolandırıcılık”, “suç işlemek hedefiyle örgüt kurma” ve 11 kere uygulanmak üzere “resmi dokümanda sahtecilik” kabahatlerinden toplamda 177 yıl 6 aydan 582 yıl 9’ar aya kadar mahpusla cezalandırılmaları talep edildi.
Şüpheli Gıyasettin Mert Özdemir hakkında ise “kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi”, “kişisel dataların hukuka alışılmamış ele geçirilmesi”, “kamu kurum ve kuruluşlarının ziyanına dolandırıcılık”, “suç işlemek maksadıyla örgüt kurma” ve “resmi evrakta sahtecilik” hatalarından 180 yıldan 589 yıl 9 aya kadar mahpus istendi.
Diğer şüpheliler hakkında da misal hatalardan mahpus cezaları öngörülen iddianamede, ayrıyeten, malen sorumlu olarak belirtilen hastaneler ve hastanelerin bağlı olduğu şirketler lehine “dolandırıcılık” hatası işlenerek maddi menfaat temin edildiğinden, hükmî bireylere has güvenlik önlemi uygulanması, hastanelerin ve şirketlerin kapatılıp mal varlıklarına el konulmasına karar verilmesi talep edildi.
İddianame, gönderildiği Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesince bedellendiriliyor.